RANCHI----JHARKHAND STATE---13 August  2008----A seen of Traffic Jaam at main road of eastern Indian city of Ranchi on August 13, 2008, during two hour "Chakka Jaam" called by Amarnath Yatra Sangarsh Samiti and Vishwa Hindu Parisad for transferring forest land to a Hindu shrine trust.
Photo By--Rajesh Kumar Sen
Photo Journalist
C/o Sen Studio,
15-Purulia Road,Ranchi-834001
Jharkhand.
Mo-09304565485
Mail-jharkhandfiles@rediffmail.com,jharkhandfiles@gmail.com

Dünyanın Üçüncü Büyük Ekonomisi Hindistan, İnsani Gelişme Endeksinde 130. Sırada

1.2 milyar nüfusu ile Hindistan, dünyanın en büyük demokrasisi. Forbes dergisinin yaptığı araştırmaya göre de ABD ve Çin’den sonra en çok milyardere sahip ülke. IMF’in 6 ekim 2015 tarihinde hazırladığı “Dünya Ekonomik Görünüm Veritabanı” sonuçlarına göre de dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi ( $8.027 trilyon) Peki bu Hindistan’ı zengin kılar mı? 1947 yılına kadar yani bağımsızlık öncesi, nerede ise hiç milyarderi yok. Zaten sorulması gereken soru Hindistan’ın kalkınma tarihi ile de yakından ilişkili.

UNDP’nin her yıl hazırladığı İnsani Gelişme Endeksi, Hindistan’ı son elli senedir, birçok boyutta incelemeyi sürdürüyor. Fakat 1991 yılında 133. Sırada olan ülke 2016 yılına gelindiğinde 187 ülke arasından halen 130. Büyük nufüsü ve çok küçük bir azınlığın ekonomik büyümeden pozitif bir şekilde yararlandığı ülkede açlık sınırında yaşayan insan sayısı ise korkutucu boyutlarda. UNDP verileri de 2.8 milyar kişinin günlük 2 ABD dolarından yani 6 TL’den daha az bir paraya hayatını sürdürmeye çalıştığını gösteriyor.

Büyük kitleleri kapsayacak bir sağlık ve eğitim sisteminin geliştirilememesi ise Hindistan gibi ülkelerde, insani gelişme endeksinin yerinde saymasına sebep oluyor. Aslında, Hindistan’ın İnsani Gelişme Endeksi, bir bakıma da gezegenimizin kendi gelişme endeksi ile spontane işliyor. Dünyanın en büyük üçüncü ekonomisinin %35’i 5-24 yaş arası bir grubu temsil ediyor, bu nüfusta yaklaşık 430 milyon kişi. Hindistan hükümetinin 2015 yılı eğitim harcamalarına devletin bütçesinden sadece %3.4’ünü tahsis edecek olması, bu ülkede ve gezegenimizde halen insani gelişmenin ve kapsayıcı büyümenin ne kadar az anlaşıldığını teyit eder nitelikte. Sağlık harcamaları için ise bu rakam daha düşük, %1.2

UNDP50

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı 50 Yaşında

UN’nin dünya genelinde kalkınma ağı oluşturmak için kurduğu bir program olan BM Kalkınma Programı (UNDP) 50 yaşına bastı. Kuruluşundan bu yana yarım asır geçen bu kurumu ne kadar tanıyoruz? İşte sizlere UNDP’nın kısa ve öz hikayesi…

UNDP, 22 Kasım 1965’te, EPTA (Teknik Yardım Genişletilmiş Programı) ve Birleşmiş Milletler Özel Fonu’nun ortaklığı ile kuruldu. 1971’de iki kurum, UNDP adı altında birleşirken; Özel Fon Birleşmiş Milletler’in teknik yardımının kapsama alanını genişletmek, EPTA da gelişmemiş ülkelerin ekonomik ve politik problemlerine yardımcı olmak için faaliyet gösterdi.

Gelişmekte olan ülkelere odaklanarak, insanların daha iyi yaşam standartlarına sahip olmaları için gerekli olan bilgi, deneyim ve kaynakları sağlama misyonu ile yola çıkan program; hükümetler, sivil toplum kuruluşları, akademi ve iş çevreleri ile işbirliği yaparak, kalkınma çalışmalarına destek veriyor.

New York merkezli UNDP’nin, 166 ülkede, yerel hükümetlerle birlikte çalışarak kalkınmaya destek olan ofisleri bulunuyor. Kurum, bununla beraber, uluslararası düzeyde yaptığı çalışmalar ile Binyıl Kalkınma Hedefleri’ne ulaşmaları yolunda ülkelere yardımcı olmaya devam ediyor.

UNDP, Binyıl Kalkınma Hedefleri’ne ulaşmak ve küresel kalkınmayı desteklemek için şu spesifik konular üzerine çalışıyor ve desteklemeye devam ediyor;

– Yoksulluğun Azaltılması
– Demokratik Yönetişim
– Enerji ve Çevre
– Sosyal Kalkınma
– Kriz Önleme ve Atlatma
– İnsan Haklarının Korunması ve Kadının Güçlendirilmesi

Bütün bu çalışmaların yanı sıra, Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Raporu ofisi de, her yıl kalkınma sürecini değerlendiren ‘İnsani Gelişme Raporu’nu yayınlıyor.

Doğumgünün kutlu olsun UNDP…

#UNDP50 #UNDP #HappyBirthday

Tam Zamanlı ve Esnek Zamanlı Proje Yöneticisi

Tanım: İNGEV tarafından yürütülecek olan sosyal politika araştırmalarının yönetimi

Kapsam: İNGEV kamu ve özel sektör karar vericilerine yardımcı olabilecek sosyal politika önerileri geliştirmek istemektedir. Bu amaçla yürütülen projeler ilgili birimlere yapılacak ön sunuşlardan başlayıp, gerekli teknik kuralları izleyerek nihai öneri raporunun oluşturulmasına kadar giden süreci kapsar. Proje yöneticisi bütün bu süreçten sorumlu ve yetkilidir.

İş listesi: Proje tasarımına son halini vermek, İNGEV dışında da proje fonlaması almak için  gerekli sunuşları hazırlamak, proje tasarımı için gerekli proje kurulunu akademi ve ilgili paydaşlardan oluşturmak, proje iş listesini oluşturmak ve bu iş listesine göre çalışılması gereken üçüncü partiler varsa onlarla anlaşma sürecini yönetmek, proje saha çalışmasına bağlı bir araştırma gerektiriyorsa araştırma şirketi ile anlaşmak, proje raporlarının yazımını ilgili proje kurulu ile koordine etmek veya bizzat yapmak, proje sunuşlarını ilgili  kamu ve özel birimlerine yapmak, gerektiğinde medyaya anlatmak,proje gerektiriyorsa basılı ve dijital yayın haline getirmek-getirilmesini sağlamak.

Özellikler: Proje yönetme deneyimi, sunuş hazırlama ve yapma deneyimi, Türkçe yazım diline hakimiyet, ilgili sosyal politika alanlarında bilgi birikimi, yüksek eğitim, güçlü iletişim yeteneği, literatür taraması, sözlü ve yazılı iletişim yapabilecek net yeterlilikte İngilizce bilgisi.

 

[gravityform id=”4″ title=”true” description=”true”]

Kasım 2015 TÜİK “İşgücü İstatistikleri” Raporu Açıklandı

“TÜİK İşgücü İstatistikleri, Kasım 2015” raporu, 15 Şubat 2016 tarihinde yayınlandı. Peki bu raporda öne çıkan başlıklar nelerdi?

– Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2015 yılı Kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 29 bin kişi artarak 3 milyon 125 bin kişi oldu.

– İşgücü 2015 yılı Kasım döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 831 bin kişi artarak 29 milyon 801 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,7 puan artarak %51,2 olarak gerçekleşti.

– Kayıtdışı çalışanların oranı nasıl gerçekleşti, gerçekte işsizlik oranı ne?

(İndirmek için tıklayınız)

WHS_Logo-1024x408

İlk Kez Gerçekleştirilecek Dünya İnsani Zirvesi’ne İstanbul Ev Sahipliği Yapacak

23-24 Mayıs tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilecek ilk Dünya İnsani Zirvesi için geri sayım başladı. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un küresel eylem çağrısı ile hayata geçen zirveye birçok devlet liderinin katılması bekleniyor. 5000 kişinin katılmasının beklendiği organizasyonda, çok uluslu kurumlar, krizlerden etkilenen toplumlar, özel sektör, uluslararası ve ulusal STK’lar, gençlik, sivil-askeri ve akademik dünya en üst düzeyde temsil edilecek.

Zirvenin belirlenen birbirinden önemli üç amacı, BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un “Mega Krizler Çağındayız” sözüne destek verir nitelikte.

–  İnsani ilkelerin evrenselliğine bağımlılığı yeniden canlandırmak.

–  Somut bir yol planı belirleyerek, ülkelerin ve toplumların krizlere karşı daha iyi cevap verebilmesini ve hazırlanmasını sağlamak.

–  Dünya genelinde hayatları kurtarmak, krizlerden etkilenenleri insani eylemin merkezine koymak ve acıları hafifletmek için en iyi uygulamaları ve yenilikleri paylaşmak.

ingev-logo-buyuk

İnsani Gelişme Vakfı (İNGEV) kuruldu

ingev-logo-buyuk

7 Şubat 2016


Basın Bülteni

 

  • İNGEV yaptığı iyi işlerle insani gelişme alanında referans kabul edilmeyi hedefliyor.
  • Vural Çakır: “Katkı sağlamak isteyen herkesle birlikte samimiyetle çalışmak istiyoruz”

Ülkemizdeki insani gelişmeyi desteklemek üzere İnsani Gelişme Vakfı (İNGEV) kuruldu. İNGEV öncelikle yoksullukla mücadele ve gelir dağılımının iyileşmesi konularına odaklanacak. Amacına uygun olarak karar vericilere yardımcı olacak analizler ve sosyal politika önerileri yapacak.

İNGEV aynı zamanda ilgili kamu kuruluşları, yerel yönetimler, uluslararası kuruluşlar, üniversiteler ve özel sektör kuruluşları ile işbirliği yaparak, içinde yer alacağı uygulama projeleri geliştirecek. İşbirliğine, dayanışmaya, ortak akla ve üretime inanan İNGEV’in faaliyetlerinde ana değeri samimiyet olacak. İNGEV yaptığı iyi işlerle alanında hem ülkemizde hem de dünyada referans kabul edilmeyi hedefliyor.

Vakfın kuruluşuna öncülük yapan Vural Çakır aynı zamanda Vakıf Başkanlığını da üstlendi. İNGEV’in Stratejik Yönetim Danışma Kurulu’nda ise alanında çok başarılı işler yapmış olan ülkemizin çok önemli uzmanları yer alıyor: Osman Saffet Arolat, Ferhat Boratav, Ebru Arzu Çağdaş, Vural Çakır, Tonguç Çoban, Nuri Berk Çoker, Evren Doğanç, Elif Dürüst, Ziya Hakan Ergin, Dehşan Ertürk, Arkın Eyvazoğlu, Hüseyin Güner, Fuat Keyman, Steve Kretschmer, Halil Nalçaoğlu, Necati Özkan, Hasan Yalçın, Taylan Yıldız, Yusuf Yüksel.

vural-cakir-ingevİNGEV Başkanı Vural Çakır: “İnsani kalkınma çok geniş bir kavram; birçok değişkeni ve bu değişkenlere adanmış çok değerli sivil toplum kuruluşları var. Biz, İNGEV’le öncelikle gelir dağılımının iyileşmesine, eğitimli istihdamın artırılmasına ve yoksullukla mücadeleye katkı yapmak istedik. Farkındalığı yükselterek, sosyal politika araştırmaları yolu ile karar vericilere önerilerde bulunarak ve bizzat uygulamasında yer alacağımız projeler geliştirerek katkı yapmak istiyoruz.

Kalkınarak büyüme daha mutlu bir toplumun temel itici gücü. Ama, biz artık büyümenin kapsayıcı olmasına, özellikle alt gelir gruplarının büyümeden daha fazla yararlanabilmesine katkı yapmak istiyoruz. Dünya büyüme kelimesini kapsayıcı tanımlaması olmadan tek başına kullanmayacağı bir aşamaya geldi. Şimdi, bunun romantik bir dilek olmaktan çıkıp, ölçülebilir bir hedef haline dönüşmesi zamanındayız” dedi.

Birlikte, Samimiyetle

Çakır, kalıcı etki sağlayacak projeleri hayata geçirirken katkı sağlamak isteyen herkesle birlikte samimiyetle çalışmak istediklerini dile getirdi.

İNGEV’in ilk açılan projeleri şöyle: Alt Gelir Grupları Sosyal Politikalar Araştırması, Gıda Tedarik Zincirinde Verimlilik Fırsatları ve Gıda Enflasyonuyla Mücadele Projesi, Aile Tipi Küçük Tarım İşletmeleri İhtiyaç Analizi ve Gelişme Fırsatları Projesi, Kentli ve Eğitimli Gençlerin İstihdamını Geliştirme Projesi.

 

SIS2013b

BM Kalkınma Zirvesi Sonrası: 2030’a Kadar N’olacak?

2015 yılının Eylül ayında gerçekleştirilen Kalkınma Zirvesi’nde Birleşmiş Milletler’in üye ülkeleri, 2030 yılına kadar yoksulluğu sona erdirmek, eşitsizlik ve adaletsizlikle mücadele etmek ve iklim değişikliğinin üstesinden gelmek için belirlenen 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefini (SKH) kabul etti.

UNDP Başkanı Helen Clark 2030 Gündemi için şunları söyledi: “Bu anlaşma dünyamızı daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir yola sokmak için önemli bir dönüm noktasını işaret ediyor. Eğer hep beraber çalışırsak, vatandaşların barış, refah, iyi yaşam koşulları ile ilgili isteklerini karşılama ve aynı zamanda yeryüzünü koruma şansını elde ederiz.”

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri, Binyıl Kalkınma Hedeflerinin üzerine inşa edilirken, 2000 yılında kabul edilen Binyıl Kalkınma Hedefleri yoksulluğu, açlığı, hastalıkları, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini, su ve sanitasyona erişememeyi azaltmak gibi pek çok konuyu ele aldı. Binyıl Kalkınma Hedeflerinde çok önemli ilerlemeler sağlandı. Bu ilerlemeler hedefler ve amaçlarla desteklenen birleştirici bir gündemin değerini gösteriyor. Fakat kaydedilen ilerlemelere rağmen, yoksulluk hala herkes için sona ermedi. Yeni Küresel Hedefler ve daha geniş sürdürülebilirlik gündemi Binyıl Kalkınma Hedeflerinin de ötesine gidiyor ve yoksulluğun ana nedenlerine çözüm bulmayı ve evrensel bir ihtiyaç olan herkes için fayda sağlayan kalkınmayı sağlamayı amaç ediniyor.

Peki nedir bu 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi?

– Öncelikli olarak yoksulluğu her şekli ile bitirmek.
– Açlığı bitirmek, gida güvenliğini ve sağlıklı beslenmeyi sağlamak ve sürdürülebilir tarımı geliştirmek.
– Sağlıklı hayatlar yaratmak ve refahı herkes için arttırmak.
– Kapsayıcı ve eşitlikçi kaliteli eğitim sağlamak ve herkes için hayat boyu öğrenme fırsatları geliştirmek
– Bütün kadın ve kızları güçlendirmek ve cinsiyet eşitliğini hakim kılmak.
– Herkes için sanitasyon ve suya erişim sağlamak.
– Herkese ekonomik, güvenilir, sürdürülebilir ve modern enerji sunmak.
– Kapsayıcı ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi teşvik etmek ve herkese saygın bir iş ve istihdam sağlamak.
– Dirençli bir altyapı inşa etmek, sürdürülebilir endüstrileşmeyi teşvik etmek ve yenilikler üretmeyi cesaretlendirmek
– Eşitsizliği ülkeler ve kişiler arasında azaltmak.
– Şehirleri kapsayıcı, güvenli, dirençli ve sürdürülebilir kılmak.
– Sürdürülebilir üretim ve üretim methodları sağlamak.
– İklim değişikliği ve etkileri ile mücadelede acil harekete geçmek.
– Sürdürülebilir bir şekilde okyanusları, denizleri ve deniz kaynaklarını kullanmak ve korumak.
– Sürdürülebilir bir şekilde ormanları yönetmek, çölleşme ile mücadele etmek ve arazi kaybı biyo-çeşitlilik kaybını engellemek.
– Adil, barış içinde ve kapsayıcı toplumları teşvik etmek.
– Sürdürülebilir gelişme için küresel ortaklıkları yeniden canlandırmak.