Türkiye imzacıları arasında olduğu Paris Anlaşması’nı imzalanmasından tam 6 yıl sonra Ekim 2021’de onayladı. Küresel iklim politikasının Türkiye’ye izdüşümü açısından çok yaşamsal olan bu adımın yanı sıra yerelde de iklim değişikliğinin etkileri çok daha sık ve çarpıcı biçimde yaşanıyor. İklim krizi günlük yaşantımızın bir parçası haline gelmişken Türkiye’de bu konuyla ilgili neler biliniyor ve yapılıyor?
1 milyondan fazla izleyici ile buluşan İNGEV Chats’lerin 24. Yayınında konumuz, İNGEV TAM’ın İGM “İklim Değişikliğine Yönelik Tutumlar ve Farkındalık” araştırmasıydı.
“Türkiye’de iklim değişikliği ile ilgili çok genel düzeyde bilgi sahibi olunmasına rağmen bu bilgi derinleşmiyor.”
“Karbon ayak izi” ya da “sera gazı” gibi iklim değişikliğiyle doğrudan ilintili terimlere toplumun %40’tan fazlası aşina değil. Türkiye’de yakın zamanda gerçekleşen yangın ve sel felaketlerinin iklim değişikliği ile ilgisini kuranların oranı yarıdan az (%41). Daha da önemlisi, toplumun %46’sı Paris İklim Anlaşması’nı hiç duymamış. %17’lik diğer bir kesim ise duymuş ama ne olduğunu bilmiyor.
Bulguların derinlemesine tartışıldığı İNGEV Chats’te, EKOIQ ve İklim Haber Genel Yayın Yönetmeni Barış Doğru ve CAN Europe Türkiye İklim ve Enerji Politikaları Sorumlusu Elif Cansu İlhan, İNGEV TAM Direktörü Can Çakır’ın konuğu oldular.
İzlemek için tıklayınız…