Bir yıl sonra yapılacak yerel seçim öncesi ilçe belediyelerinin karnesi: Beşiktaş, Kadıköy ve Çankaya insani gelişimde en önde
Yerel seçim için geri sayım başladı. İnsani Gelişme Vakfı (İNGEV), 24 Mart 2019’daki seçimler öncesi ilçe belediyelerinin karnesini açıkladı. İkinci kez hazırlanan rapor, seçim sonuçlarına dair ipuçları barındırıyor. İNGEV Başkanı Vural Çakır, “Yeşil ve mavi kategoride yer alan ilçelerde kolay kolay belediye başkanı değişmez” diyor.
İnsani Gelişme Endeksi, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından 1990’dan bu yana ülkeler düzeyinde yayımlanıyor. İnsani Gelişme Vakfı’nın (İNGEV) ikincisini hazırladığı İnsani Gelişme Endeksi-İlçeler Raporu’ysa (İGE-İ), UNDP’nin bu hedefleriyle bağlantılı ancak ilçeler bazında hazırlanıyor.
Çalışmayı, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden Prof. Dr. Murat Şeker koordine etti, raporu da kendisi yazdı. İGE-İ 2017 Raporu, 186 ilçeyi kapsıyor. Büyükşehir sınırları içinde kalan bütün ilçelerle, en yüksek nüfusa sahip (150 bin ve üzeri) ilçelerin tamamı var. Belediyelerin karnesi hazırlanırken 65 kritere bakılıyor. Eğitim, sağlık, sosyal yaşam, yönetişim, şeffaflık, ekonomik kapasite, gelir ve tüketim durumu, çevre, altyapı ve ulaşım bu kriterlerden bazıları.
Verilerse belediyelerin faaliyet raporlarından, merkezi istatistiklerden ve ‘gizli vatandaş’ uygulamasından elde ediliyor. Araştırma için çalışan ‘vatandaşlar’, kimliklerini açıklamadan 19 farklı senaryoya göre belediyelere başvuruyor. Kimi engelli arabası ihtiyacı, kimi çöp toplama, kimiyse sokak aydınlatması gibi gerekçelerle belediyelerle iletişime geçiyor. Belediyenin başvuruyu ele alma ve cevap verme sürecine bakılarak puanlama yapılıyor.
Sonuçlar dört gruba ayrılıyor: Çok Yüksek İnsani Gelişme, Yüksek İnsani Gelişme, Orta İnsani Gelişme ve Düşük İnsani Gelişme. Her gruba sırasıyla yeşil, mavi, sarı ve kırmızı renk veriliyor. Bu yıl Çok Yüksek İnsani Gelişme (yeşil) bölgesinde 30 ilçe var. Geçen yıl bu rakam 18’di. Yeşil bölgede yer alan 30 belediyeden 19’u CHP, 11’i AK Parti’ye ait. Mavi bölgede yer alan belediye sayısı 49, sarı bölgedeki belediye sayısı 66 ve kırmızı bölgede yer alan belediye sayısı 16. 186 ilçenin 25’inden faaliyet raporu alınamadı. Bunların bir kısmı kayyum atanan belediyeler.
İNGEV Başkanı Vural Çakır, “Yeşil ve mavi kategoride yer alan ilçelerde kolay kolay belediye başkanı değişmez” diyor.
Rapora göre yeşil bölgedeki 30 belediyenin 19’u CHP’nin.
Yeşil bölgedeki ilçeler:
- Beşiktaş- İstanbul, 2. Kadıköy-İstanbul, 3. Çankaya-Ankara, 4. Şişli İstanbul, 5. Nilüfer-Bursa, 6. Muratpaşa –Antalya, 7. Karşıyaka-İzmir, 8. Tepebaşı-Eskişehir, 9. Bakırköy İstanbul, 10. Maltepe-İstanbul, 11. Üsküdar-İstanbul, 12. Yenimahalle Ankara, 13. Sarıyer-İstanbul, 14. Konak-İzmir, 15. Ataşehir-İstanbul, 16. Ümraniye- İstanbul 17. Beyoğlu- İstanbul, 18. Odunpazarı – Eskişehir, 19. İzmit –Kocaeli 20. Bornova – İzmir, 21. Fatih – İstanbul, 22. Avcılar-İstanbul, 23. Gaziemir-İzmir, 24. Beylikdüzü-İstanbul, 25. Keçiören-Ankara, 26. Tuzla – İstanbul, 27. Balçova – İzmir, 28. Çekmeköy-İstanbul, 29. Başakşehir-İstanbul, 30. Atakum-Samsun
Prof. Dr. Murat Şeker (İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi): Sonuçlarda iyileşme var
Bizim tanımladığımız ve ölçmeye çalıştığımız insani gelişme, hem bireyin öznel durumunu hem de yerel yönetimin birey merkezli refah çalışmalarını kapsıyor. Sonuçlarda genel olarak bir iyileşmeden bahsetmek mümkün. Geçen yıl en yüksek insani gelişmeyi gösteren yeşil bölgede
18 ilçe varken bu yıl bu sayı 30’a yükseldi. Bu yükseliş mavi bölgedeki ilçe sayısının azalmasına neden oldu. Sarı bölge geçen yıla benzer bir görünüm verirken kırmızı bölgede de artış oldu. Geçen yılla karşılaştırdığımızda 29 ilçe, bir bölge yükseldi. 88 ilçe aynı bölgede kaldı. 17 ilçeyse bir bölge geriledi. Gerileme görülen alanların başında yönetişim ve saydamlık ile sosyal yaşam yer aldı.
Vural Çakır (İNGEV Başkanı): Tüketiciyle insanı birbirinden ayırmamız lazım
Raporun bu yılki teması; ‘Tüketiciden İnsana Geçiş’. Bu temayı seçmemizin bazı sebepleri var. Oxfam raporuna göre, geçen yıl dünyada üretilen gelirin yüzde 82’si nüfusun yüzde 1’ine gitti. Dünya nüfusunun servetinin yarısına neredeyse sekiz aile sahip. Çok açık ki, dünyada yeteri kadar gelir üretiliyor ancak eşit paylaşılmıyor. Bölüşümdeki dengesizliği besleyen sebeplerden biri de kaynak transferi. Kaynak transferinin en önemli aracı; markalar. Küresel markalara gelişmiş ülkeler ev sahipliği yapıyor ve diğer ülkelerdeki her bir satın alma, markalar üzerinden gelişmiş ülkelere kaynak aktarımı anlamına geliyor. İnsan dediğimiz canlı, ‘tüketici’ denen bir türe dönüştü. Bu da insanla ilgili diğer alanları geri planlara iten bir kültürel yapı oluşturdu. Tüketim dışı bir değer olarak insana bakabilmenin önemine dikkat çekmek istedik. Yoksulluğu yok etmekten söz ediyorsak birbirimizden yeniden ‘insan’ olarak bahsetmeye başlamamız, tüketiciyle insanı birbirinden ayırmamız lazım.