İnsani gelişme, ekonomik büyüme yaratırken bireylerin sahip oldukları fırsat ve özgürlükleri de artırma sürecine verilen isimdir.

İnsani gelişmenin merkezinde yetenek ve yetkinlik yaklaşımı vardır. Yetenek ve yetkinlikler, insanların hayatlarında neler yapabileceklerini belirleyen araçlardır. İnsani gelişme, bireyin kendisi için en yüksek doyumu sağlayacak hayatı şekillendirmesini sağlayacak yetenek ve yetkinlikleri kazanmasıyla ilgilidir. Bunları kazandıracak olanaklara ne derece erişim sağlanabildiği sorusu, İnsani Gelişme kavramının ana ilgi alanıdır.

İnsani gelişme, kapsayıcı sürdürülebilir büyüme, demokratik yönetişim, iklim değişikliği, çevre gibi insan hayatını doğrudan ilgilendiren ve etkileyen bir değerler bütünüdür. İnsanların içinde bulunduğu ekonomilerin zenginliğinden öte, insan hayatının zenginleşmesiyle ilgili bir kavramdır. İnsani gelişme, insanların kendilerine ve sahip oldukları fırsatlara odaklanan bir yaklaşımdır.

İnsani gelişme, diledikleri hayatı yaşamaları için insanlara daha fazla özgürlük ve imkân sağlamak ile ilgilidir. Bunu yaparken, gelecek nesiller dahil, aynı gezegeni paylaştığımız diğer insanlar ve canlıların da hayatlarına saygı duymayı gerektirir.

Çok boyutlu bir kavram olan insani gelişmenin temel unsurlarını, Birleşmiş Milletler’in İnsani Gelişme Endeksi’ndeki 3 boyut oluşturur. Bu üç temel boyut:

  • Bireyin uzun, sağlıklı ve yaratıcı bir hayat yaşaması;
  • Bilgi ve eğitim alabilme imkanına sahip olması;
  • İnsana yaraşır bir hayat için gerekli kaynaklara ulaşabilmesidir.

İnsani gelişme için öncelikle bu temel unsurlar sağlandığında, hayatın diğer alanlarında ilerleme ve gelişme fırsatları kendiliğinden artar. Diğer taraftan İnsani Gelişme Endeksinin bu üç temel değişkenine zamanla yeni alt endeksler de katılmıştır. Bunlar Eşitsizliğe Uyarlanmış İnsani Gelişme, Toplumsal Cinsiyete Dayalı Gelişme, Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği ve Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksleridir. Bu yeni endeksler ayrıca dünyanın farklı ülkelerinde bireyin, toplumdaki konumuna dair bir özet niteliğindedir.

İnsani gelişme esas olarak daha fazla seçme şansı, daha fazla fırsat demektir; insani gelişmede temel referans da bu olmalıdır.

Hiç kimse insan mutluluğunu garanti edemez ve insanların hayat boyu yapacağı seçimler kendilerini ilgilendirir. Ancak insani gelişme, en azından tüm insanlara bireysel veya kolektif olarak, kendi potansiyellerini geliştirebilmeleri ve bu yolla üretken ve yaratıcı bir hayat geçirebilmeleri için gerekli şartları sağlamayı merkezinde tutar.