Yaşlı Bakım Hizmetlerinde Sosyal Politika Yaklaşımları

yaşlı-bakım-hizmetleri

Hemen her kültürde farklı tanımlar, farklı yaş sınırları varsa da yaşlanma çoğu kez zayıflık, başkalarına muhtaçlık ve kendi kararlarını alamamak ile özdeşleştirdiğimiz bireyin içinde olmak istemediği bir kavram. Hayat süresinin uzaması, sağlık alanındaki gelişmeler bireylerin “yaşlı” olarak tanımlanarak geçirdiği süreyi uzatmakta. Hem bireyin bu süreci insan onuruna yakışır kalitede geçirmesi hem de yaşlanmanın ekonomik ve sosyal yükünü hafifletmek amacıyla yaşlanmanın olumsuz özelliklerini hafifletmekten, bireysel ihtiyaçlara göre farklılaşan hizmetlere kadar farklı konuları kapsayan sosyal hizmet modelleri geliştirilmiştir. Aşağıda Dünyadaki yaşlı bakım politika ve uygulamalarında ön plana çıkan trendlere yer verilmiştir.

 

Aktif yaşlanma

Son yıllarda sıklıkla duyulan aktif yaşlanma kavramındaki aktif kelimesi bireylerin sadece fiziksel iyilik  durumlarını ya da çalışma kapasitelerini değil, sosyal, ekonomik, kültürel ve yurttaşlıkla ilgili konularda süreklilik gösteren toplumsal katılımlarını ifade etmektedir. Bu kavramda emeklilik ya da sağlık sorunları nedeniyle profesyonel olarak çalışamayan bireyler pasif bir yaşam sürdürme yerine, gönüllü çalışmalar ve öğrenme programları ile  daha uzun süre sağlıklı, aktif ve özerk yaşamaya teşvik edilmektedir. Emekililk yaşından sonra çalışan birey  ve işverenlerine vergi avantajları, kuşaklararası ekip çalışmalarında yaşılıların üstlendiği rehberlik, uzmanlık gibi yeni roller, yarı-zamanlı esnek çalışma imkanları. yaşamboyu öğrenim ve eğitim çalışmaları aktif yaşlanma başlığı altında yer alan konu başlıklarıdır.

 

Sağlıklı Yaşlanma

Yaşlanmayla birlikte sağlık sorunlarının artması ve yaşam süresinin uzaması, sağlık harcamalarında finansal sürdürülebilirlik ve maliyet etkinliği konularını gündeme getirmektedir. Örneğin 2014 yılından itibaren ayakta bakım, ilaç harcamaları ve yönetim gibi konularda verimlilik ve maliyet etkinliğini arttırmak amacıyla AB üye ülkelerde internet ve toplumsal iletişimle desteklenen Sağlıklı Yaşlanma programları oluşturulmuştur. Bu programlarla 65 yaş ve üzeri bireylerin sağlıklı beslenmesi, egzersiz ve aktif sosyal hayatı sürdürmeleri teşvik edilirken, koruyucu hekimlik çalışmaları (aşı, bilgilendirme, sağlık taraması vb.) ile bireylerin yaşam kalitesi arttırılmaya çalışılmaktadır.

 

Bütüncül Bakım Hizmetleri ve İhtiyaç Tespiti

Yaşlanmayla birlikte ekonomik sorunlardan, sosyal izolasyona, sağlık problemlerinden, kendi özbakımını üstlenememeye kadar çok farklı alanlarda ortaya çıkan ihtiyaçlar farklı kurum ve disiplinlerin sorumluluğuna girmektedir. Özellikle organizasyonel yapı, hizmet niteliği ve personel yapısı itibariyle birbiriyle farklı yapılarda olan ancak aynı hedef kitleye hizmet sunan sağlık ve sosyal hizmetler organizasyonlarının profesyonel yapıda kurgulanmış bir koordinasyon mekanizması ile sunulması bütüncül hizmet anlayışının en önemli adımlarından biridir. Bütüncül hizmet anlayışını benimsemiş organizasyonlarda kilit rolü; yaşlının ihtiyacını belirleyen çoğunlukla “ilk durak” veya “tek durak” olarak adlandırılan, farklı disiplin ve kurumların temsilcilerinden oluşan komisyonlar üstlenmektedir. Bu komisyonlarda bireyin sosyal, sağlık ve ekonomik açıdan kendine yeterliliği standart testler ile ölçülürken, ihtiyacın düzey ve türüne göre ilgili sağlık ya da sosyal hizmetler birimlerine yönlendirilmekte, verilen hizmet düzey ve kalitesi kontrol edilirken, hizmet sunucularına geri bildirimde bulunularak hizmet mükerrerlikleri, farklı uzmanlıklar yada kapasite sorunları nedeniyle hizmet verilememe gibi sorunlar önlenmeye çalışılmaktadır.

 

Bakım Hizmetlerinde informal bakım

Türkiye gibi geleneksel ülkelerde yaşlı bakımını önemli ölçüde aile üyeleri üstlenmektedir. Öte yandan gelişmiş ülkelerde de yaşlı bakımında aile, akraba ya da eğitimsiz ücretli bakıcılar ile sağlanan informal bakım ön plana çıkmaktadır. Evde yaşlı bakım hizmeti sunan aile bireylerine yönelik sosyal, psikolojik, maddi destek, bakım eğitimi gibi hizmetler, yaşlının gerekli bakım hizmetini aldığından emin olmak için bakımı üstlenen aile ve yakın çevrenin sosyal hizmet uzmanları tarafından düzenli aralıklarla denetlenmesi, gerekli durumlarda bakıcı ve yaşlı için gerekli müdahale ve düzenlemelerin planlanması informal bakımda öne çıkan konulardır.

 

Evde Bakım Hizmetleri

Yaşlı bakım hizmet bakımında bireyin yaşadığı çevreden izole edilerek bir kuruma yerleştirildiği, bireysel karar ve sorumluluklarının kurum profesyonellerince üstenildiği modeller yerine bireyi mümkün olduğu kadar kendi evinde, mahallesinde, sosyal çevresinde, kendi başına yeter şekilde yaşamasına destek olmayı amaçlayan bakım hizmet modellerine doğru bir yönelim söz konusudur. Bu yaklaşımda ihtiyaca yönelik farklı hizmet modelleri yer almaktadır;

Gündüzlü Bakım merkezleri / Yaşam merkezleri: Ev ortamında yaşamaya devam eden yaşlıların kendi mahallelerinde açılmış, ihtiyaç duyan bireye günlük yaşam faaliyetlerinde destek olan, günübirlik danışmanlık, kişisel bakım, rehabilatasyon ve sosyal faailiyetler sunan merkezlerdir.

Evde Bakım: Bireyin zihinsel ve fiziksel bağımsız yaşama kapasitesindeki kayba bağlı olarak doğrudan bireyin günlük kişisel aktivitelerine (yemek yeme, kişisel temizlik, oturup-kalkma vb.) ve araçsal günlük aktivitelere (yemek hazırlığı, ev temizliği, alışveriş vb.) yönelik olmak üzere iki ana grupta verilmektedir.

Evde Sağlık Hizmetleri: Evde yaşamaya devam eden ancak sürekli tıbbi bakım ve takibe ihtiyaç duyan hastalara sağlanan tıbbi, psikolojik ve sosyal destekler bu kapsamda yer almaktadır. Yaşlı bireyin rutin muayenesi, kan analizleri, sonda takılması, pansuman, heyet raporlarının yenilenmesi gibi konularda evde verilen sağlık hizmetleridir.

 

Kurumsal Bakım

Evde bakım hizmetlerindeki gelişmelere rağmen kurumsal bakım yaşlı bakımında vazgeçilemeyecek bir hizmet modelidir. Özellikle evde bakımının yetersiz kaldığı, demans, Alzheimer gibi sağlık problemleri olan ya da bağımlılık düzeyi artmış ileri yaş gruplarının bakımında ön plana çıkmaktadır. Kurumsal bakım hizmetlerinde de temel amaç, yaşlıya kendi ortamına en yakın tasarımda (şehir merkezlerinde, dış dünya ile ilişkinin devam edebileceği, mümkün olan ölçüde bağımsız yaşama imkanı sağlayan) bakım merkezleri tasarlamak olmalıdır. Özellikle yaşlı bakım hizmetlerinde kurumsal bakım açısından küçülen yatılı bakım merkezleri ve ev tipi modelleri üzerinde durulmaktadır.

Kurumsal bakım merkezlerinin hedef kitlesi gözönüne alındığında bu kurumların ağırlıkla kronik sağlık sorunu yaşayan, engelli, alzheimer, tedavi sonrası uzun nekahat dönemi yaşayan yaşlılara yönelik ihtisaslaşmış bakım ve rebalitasyon merkezleri olarak konumlanması ve yaygınlaştırılması önem kazanmaktadır. Ayrıca geriatrik bakım ve palyatif bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması özellikle en yaşlı olarak tanımlanan 80 ve üzeri yaş grubunun yaşam kalitesine önemli katkı sağlayacaktır.

 

Yaşlı Bakım Hizmetlerinde Finansman

Sosyal devlet modelinde yaşlı bakım hizmetleri sağlık, eğitim hizmetleri gibi kamunun finansman ve sorumluluğunda olması gereken bir konudur. Ancak yaşlanmanın artan maliyeti bakım hizmetlerinin finansmanında alternatif kaynak arayışlarına yol açmaktadır. Özellikle batı refah toplumları olmak üzere bir çok ülkede yaşlı bireyin aldığı bakım hizmetlere geliri oranında yaptığı katkılar, vergiler ve zorunlu sigorta sistemleri üzerinden kaynak oluşturma yoluna gidilmiştir. Aylık düzenli bir geliri olan kişinin brüt geliri üzerinden alınan “bakım vergisi/sigortası” kesintileri ile bakım vergisi/sigortası üzerinden kaynak oluşturulurken, birey ve/veya kamunun bakım masraflarının ne kadarını üstleneceği ihtiyaç sahibi bireye uygulanan gelir testleri üzerinden belirlenmektedir.

NİSAN2017

Add a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *